Reşat Evran, 1950 yılında Sürmeli Köyü’nde dünyaya gelmiştir. Askerlik çağı gelene kadar köyde çobanlık yapan Reşat, nedeni bilinmeyen bir şekilde askere alınmaz. Reşat, bu yıllarda köydeki evlerinin karşısında bulunan koca bir ağacın altında kendisine yer yaparak orada yaşamaya başlar. Kışın dondurucu soğuğunda hastalanarak ayakları tutmaz hale gelir. Abisinin yardımıyla doktora getirilir ve tedaviye alınır. Kısa zamanda iyileşen Reşat, yeniden köyüne döner. Kendisine şakayla karışık “Bitli” diye hitap eden abisine kızarak tüfekle abisinin kalça kısmına saçmaları ateşler. Yaralanan abisi tedavi edilerek kurtarılır.
HER GÜN 24 KM YOL KAT EDERDİ
1980’li yıllarda Sürmeli Köyü’nden her gün yaya olarak elinde baltasıyla Mudurnu ilçe merkezine gider ve yine köyüne yaya olarak geri dönerdi. Köyüyle Mudurnu arasında git gel 24 kilometrelik mesafe kat ettiği söylenir. Mudurnu’da pazara gelenlerin çantalarını taşır, odunlarını keserek yardımcı olur ve kendisine yapılan yardımlarla geçimini karşılardı. 20 yıla yakın bu köyüyle Mudurnu arasında ömrü geçen Reşat, 2000’lerin başında yolda bazı vatandaşların önünü kesip parasını almaya çalışması üzerine çok korkar ve bir daha köyüne gitmez. Mudurnu Yüksekokulu’nun alt kısmında bulunan pancar dairesi mevkiindeki menfezde, yani kendisine kurduğu yeni evinde yaşamaya başlar.
YEMEĞİNİ KEDİ VE KÖPEKLERLE PAYLAŞIRDI
Her gün Mudurnu merkezinde gezen Reşat, kendisine yakın davranan ve para yardımında bulunanlardan sadece 1 lira alırdı. Aldığı paralarla, etli ekmek yaptırır, ne kadar kedi ve köpek varsa etlerini onlarla paylaşır, ekmeği de kendisi yerdi. Sokak hayvanlarının günlük su ve yemini eksik ettiği görülmemiştir. Keyfi yerinde olursa Mudurnu’ya gelen misafirlere dilini çıkartır, keyifsiz olduğu günlerde ise kendisiyle konuşmak isteyenlere “Bak işine” diye hitap ederdi.
Sokaktaki canların babası, pejmürde kıyafetleri, yırtık pantolonu ile Mudurnu’nun sıcak yüzü namıdiğer Deli Reşat tedavi gördüğü Yalova’da 23 Eylül 2013’te hayatını kaybetti. Onu hep hayvansever kimliğiyle ve güler yüzüyle hatırlayacağız. Mekanı cennet olsun.
